Altının rengi, içerdiği madenler ve bu madenlerin oranlarına bağlı olarak değişir. Saf altın (24 ayar), parlak sarı bir renge sahiptir ancak yumuşak yapısı nedeniyle mücevher yapımında doğrudan kullanılmaz. Bunun yerine dayanıklılığı artırmak ve farklı renk tonları elde etmek için çeşitli madenlerle karıştırılır. Bu karışım sürecine "altın alaşım" denir.

Sarı altın, saf altına gümüş ve bakır eklenerek elde edilir ve klasik sarı tonunu korur. Beyaz altın ise nikel, paladyum veya platin gibi madenlerle karıştırılarak gümüş benzeri bir ton alır. Genellikle rodyum kaplamasıyla daha parlak hale getirilir. Pembe altın, yüksek oranda bakır içeren bir alaşımla romantik ve sıcak bir pembe renk kazanır. Yeşil altın ise gümüş ve bazen çinko eklenerek açık yeşil bir ton alır. Daha nadir bulunan mavi altın, demir karışımıyla elde edilirken, mor altın alüminyum eklenerek oluşur ve genellikle dekoratif amaçlarla kullanılır.

Altının farklı renklerde olmasını sağlayan bir diğer faktör ise alaşımların oranlarıdır. Örneğin, beyaz altın altında nikel oranı artırıldığında daha açık bir renk elde edilirken, pembe altındaki bakır oranı pembe tonunun yoğunluğunu belirler. Bu oranlar, altının hem rengini hem de fiziksel dayanıklılığını etkiler. Böylece altın, mücevherlerde farklı estetik ve fonksiyonel kullanımlar sunar.